Aylık arşivler: Nisan 2019

Siperden Retrospektif Teknikleri ve Deneyimleri

Önsöz

Retrospektif, Çevik yaklaşımlarla hayatımıza giren en önemli pratiktir. Bunun nedeni retrospektiflerin hayatımıza girişiyle sürekli olarak iyileşme şansı elde etmemizdir. Geleneksel proje yönetimi yaklaşımında iyileştirme şansı sadece proje sonunda “Öğrenilmiş Dersler” bölümünde yer alır. Geleneksel proje yönetimiyle geliştirdiğim projelerin hiç birinde “Öğrenilmiş Dersler” aktivitesini gerçekleştiremedim. Çünkü projelerin teslim tarihi çoktaaaan geçmişti. Teslim tarihi geçen bir proje de “Öğrenilmiş Dersler” aktivitesine zaman ayrılmıyor. Projenizi teslim ettikten sonra sıradaki projeye başlıyorsunuz. Çevik yaklaşımlarda sürekli iyileştirme anlayışı vardır. Burada dikkat edilmesi gereken sözcük süreklidir. Scrum ve eXtreme Programming yaklaşımlarında döngü sonunda, Kanban’da sizin belirlediğiniz zamanlarda kendinizi iyileştirmek için bir aktivite gerçekleştirirsiniz. Ayrıca kendinizi geliştirmek için döngünün sonunu beklemenize bile gerek yok. Döngü içinde de aksiyon alabilirsiniz. 🙂 Retrospektif teknikleri, iyileştirme aksiyonlarınızı planlamanızı kolaylaştırmak için var.

Kitabın ilerleyen bölümlerde farklı retrospektif teknikleri, tekniklerin NASIL gerçekleştirilebileceği, retrospektifin faydaları, retrospektiflerde sık karşılaşılan problemlere, retrospektifleri eğlenceli bir aktiviteye dönüştürmek için neler yapılabileceğine değineceğiz. MAD-SAD-GLAD ile başlıyoruz. 🙂

Nisan 2019,

Cihan Yılmaz

Siperden Retrospektif Teknikleri ve Deneyimleri kitabını indirebileceğiniz bağlantı:

Siperden Retrospektif Teknikleri ve Deneyimleri yazısına devam et

Büyük Yazılım Sistemlerinin Geliştirilmesini Yönetme

Önsöz

Büyük küçük birçok şirket Çevik Dönüşüm başlattı ya da başlatmayı düşünüyor. Hatta Steve Denning bu durum için “Why Agile Is Eating The World” adlı bir makale yazdı ve bu makale oldukça popüler oldu. Çevik Dönüşüm, temelde geleneksel yaklaşımda işlemeyen ve üretken olmayan organizasyonu işler ve üretir duruma getirmektir. Geleneksel yaklaşım deyince aklıma gelen ilk yaklaşım Waterfall. Winston Royce tarafından adına basit metot (1970) denen daha sonra Bell ve Thayer tarafından adına Waterfall (1976) denen yaklaşımdan Çevik yaklaşımlara doğru bir evrim geçiriyoruz. Bu evrimi geçirirken nereden geldiğimizi hatırlamak ve nereye gidebileceğimize karar vermek bu makaleyi çevirmemdeki ana nedendi. Diğer bir neden Waterfall’un neden bu kadar popüler olduğunu anlayabilmekti. Bunlar:

  • Basit
  • Başlangıç maliyetinin düşük olması
  • Öğretmesi ve öğrenmesi kolay (Üniversitede hala Waterfall öğretiliyor, makalenin yayınlanmasının üzerinden 49 yıl geçtiğini unutmayın)
  • Zamanın üretim anlayışına paralel olması
  • Mantıklı olması 🙂
  • Başlangıç ve bitişinin olmasının sağladığı yanılsama

Çok büyük çoğunluğumuz bu makaleden doğan yaklaşımlarla iş yaptı. İş yaptı derken hayatını kazandı ve hayatını yaşadı. Kimileri emekli bile oldu. Kimileri projeleri bitirdiğinde mutlu oldu bitiremediğinde üzüldü. Kimimiz bu yapıya yatkın olmadığı için iş değiştirdi. Peki, tüm bunlar olurken aslında başlangıç noktası neydi? Kaçımız bu başlangıç noktasını düşündü? Ne yazık ki çok azımız. Bugünlerde Çevik yaklaşımların çok popüler olduğunu yazımın başında söylemiştim. Yine ne yazık ki Çevik Bildiri’yi bir defa bile okumamış Çevik Koç, Scrum Kılavuzu’nu bir defa bile okumamış Scrum Master artıyor. Bu çeviri birazda birey ve toplum olarak Waterfall’a yaptığımızı Çevik yaklaşımlara yapmamak için yapıldı.

Makaledeki önemli noktalar: Makalede bence önemli olan yerlerin arka rengini sarı yaptım. Böylece buraların daha dikkatli okunması gerektiğini vurgulamak istedim.

Makalenin orijinaline erişebileceğiniz bağlantı: http://www- scf.usc.edu/~csci201/lectures/Lecture11/royce1970.pdf

Mart 2019,

Cihan Yılmaz

Büyük Yazılım Sistemlerinin Geliştirilmesini Yönetme makalesini indirebileceğini bağlantı:

Büyük Yazılım Sistemlerinin Geliştirilmesini Yönetme yazısına devam et